13 Ağustos 2010 Cuma

AŞKIN KENDİSİYKEN

sonsuzluğa bakan kederli gözlerinde
ayrılığın yıllanmış hüzünleri var
nice yüzyıllardır ruhun hep yarım hep eksik
sen bendin, ben de sen
oyun bu ya…
aradık birbirimizi kainatın en ücra köşelerinde
sevdik, sevildik delicesine
sen hancı oldun ben yolcu..
ben seven sen sevilen
ne olmuştuk en son
hatıralar an kadar yakın, sonsuzluk kadar uzaktı
kaybettik birbirimizi,
alemde kendimizi seyre dalmışken
sonra hatırladık acılar içinde
kaybettiğimizi….
tamamlanmayı diledin….
sen bildikçe, ben de bildim
sen sevdikçe ben de sevdim
sen istedikçe ben de istedim
her sonda başlangıcı birlikte yaşadık
sona ermek başlamaktı
başlamak ayrılıktı
zamansızlıkta ve her şeyi her yerde yaşarken
bütün gözlerden sana baktım…
çılgıncasına sonlara koştum, kavuşmak için..
sonra yine başlangıçlara vardım
seni, beni, kendimi ve her şeyi yaşamak için

neydi bu… kavuşmalar… ayrılıklar…
senin içindi…
hepsi senin içindi…

tek bir yer yoktu senin olmadığın…
tek bir an yoktu senin bulunmadığın…

sevgili
hepsi senin, canımın canı içindi
ayrılık hiç olmadı

dinle sevgili;

seni
kalbimin derinlerindeki saraya koysam
bütün geceleri ve gündüzleri kolye gibi
zaman üzerine dizsem
seyretsek alemleri… seni beni… aşkımızı
anlatsam sana bizi… nedeni

dinle…
kainat senin için yaratıldı
bütün yıldızlar sen seyredesin diye yerlerinde
kuşların hepsi sen dinleyesin diye ötüyor
güneş seni uyandırmak için doğuyor
yaradılmış her şeyi, sana olan sevgim yerli yerinde tutuyor

BEN, kendimi sende yaşamak için varım
bileceksin…

hiç ayrılmadığımızı
söz verdiğimiz gibi… sonsuzlukta… zamanın olmadığı An’da
hiç ayrılmadığımız yerde
bütün bu ilahi tiyatroyu seyrettiğimiz yerde

Biz

hep birlikte
aşkın kendisindeyken
aşk olmuşken…

Nilgün Nart

Hiç yorum yok: