25 Kasım 2012 Pazar

KAĞITTAN TURNA

eğer Allah'ı ve ölümü anlatabilseydim bir çocuğa
senden kağıttan bir turna isterdim
bu ikimiz için de afilli olurdu
bir turnayı özlediğimi bir nehre anlatabilirdim.

vaktimiz ki trafiğe endeksli
senle 130'a binmek bir turnaya gökyüzünde yer açmaktır
iki boş koltuğa bakıyor seninle yakınlaşmamız
oysa ölmek bir turnaya sırnaşmaktır

sen turnadan da zarifsin
gözlerin karmaşık saçların kararsız
iki turnanın bir araya gelmesi yetecek
ikiye bölünebilecek bir kalp kalansız

gecelerin bir derdi olmalı
bu geceler aralıksız seni hatırlatıyor
şemsiye gerektirmeyen bir gecede seni hatırlamak
turna bahsini tekrar açmayı gerektiriyor

kadıköye beş kala dua etsek birlikte
koşulsuz salıverilecek gökyüzüne turnalar
gözüm yok benim et ve kemikte
gözümde kadıköye beş kala bulduğum manalar.